Birleşik Krallık’ın önde gelen hava muharebe sanayisi ortaklarından mühendisler, ülkenin birinci hava muharebe demonstrartörünü geliştirmek üzere yürütülen çalışmalara ait detayları paylaştı.
Rolls-Royce, BAE Systems, Leonardo UK, MBDA ve Savunma Bakanlığı’ndan uzmanlar, Birleşik Krallık’ın yeni kuşak hayalet savaş uçağı “Tempest” için gereken teknolojileri geliştirmek üzere birçok İngiliz işletme ile iş birliği yapmaya devam ediyor.
İlk olarak Temmuz 2022’de Birleşik Krallık hükûmeti tarafından duyurusu yapılan Uçan Teknoloji Demonstratörü (The Flying Technology Demonstrator), Birleşik Krallık’ın dünya standartlarındaki savunma sanayi uzmanlığıyla birlikte bir dizi yenilikçi dijital teknik ve dönüştürücü süreçler de dikkate alınarak tasarlanıyor.
BAE Systems’in Warton, Lancashire’daki yeni tesisinde, Rolls-Royce, BAE Systems ve Kraliyet Hava Kuvvetlerinden (RAF) test pilotları, demonstrartörün uçuş denemelerine katkı sağlayacak simülatörle 150 saati aşkın uçuş gerçekleştirdiler.
Askerî uçak dizaynında bir birinci olarak BAE Systems mühendisleri, güvenlik açısından kritik sistem yazılımlarını birkaç günde geliştirmek için otomatik kodlama süreci kullandı. Bu sayede simülatörle yapılan daha karmaşık uçuş hareketleri sırasında uçuş denetim sistemleri süratli bir halde test edilebiliyor. Ayrıyeten birinci uçuşundan evvel jetin nasıl çalışacağı hakkında kıymetli sonuçlar da gün yüzüne çıkıyor.
Mühendisler, aerodinamik motor testleri gerçekleştiriyor. Bu sayede havayı motor yüzeyinde süpersonik süratten ses altı suratlara düşürmeyi hedefliyor ve kendine has biçime sahip bir motor hava kanalı üretmek üzere çalışmalar sürdürülüyor. Klâsik bir savaş uçağı dizaynına nazaran daha az hareketli modüle sahip olan hava alığı, uçağın görünmezlik özelliğine katkı sağlıyor. Testler Rolls-Royce’un 1960’larda Concorde Olympus motorunun da test edildiği Filton, Bristol’deki tesisinde gerçekleştiriliyor.
Mürettebat kaçış sistemleri alanında uzman İngiliz üretici Martin Baker ile BAE Systems mühendislerinden oluşan bir grup, 500 mil/saatten daha yüksek süratlerde hareket eden roket tahrikli kızak kullanarak fırlatma koltuğu testlerine öncülük etti. Tecrübeli mühendisler, “Tempest” uçağının gelecekteki geliştirmelerinde uygulanabilecek hünerleri, genç takım üyelerine aktarmak için birlikte çalıştı.
Yeni kuşak hava muharebe aracı, Birleşik Krallık, İtalya ve Japonya ile birlikte yeni teknolojiler kullanılarak geliştiriliyor. Muharebe Programı kapsamında üretilecek olan “Tempest” uçağı, dizaynının yanı sıra, geliştirilmek için gereken marifet, araç, süreç ve teknikleri de bünyesinde barındırıyor.
Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı Geleceğin Hava Muharebesi Yöneticisi Richard Berthon hususla ilgili olarak şunları söyledi: “Uçan Demonstratör programı, süpersonik bir hayalet jet tasarlamak ve inşa etmek için entegrasyon muhtaçlığını da beraberinde getiriyor. Bu program ulusal marifetlerimizi geliştirecek ve “Tempest” uçağının 2035 yılına kadar hizmete girmesini desteklemek için data tahsili gereksinimini karşılayacak. “Tempest” artık yalnızca bilgisayar üzerinde bir fikir ya da konsept olmanın ötesine geçti. Sanayi ortaklarımız gerçek ve somut ilerlemeler kaydetti ve programı uçan demonstratör üzere yenilikçi projelerle hayata geçirdi.”
BAE Systems’ın Tempest Programı Yöneticisi Neil Strang ise şunları tabir etti: “Çalışanlarımızın, Typhoon’a hayat veren programa liderlik etmesinin üzerinden 40 yıl geçti. Yürüttüğümüz bu çalışma havacılık tarihinde bir sonraki adımını yazmak için karşımıza çıkan bir fırsat. “Tempest” uçağını 2035 yılına kadar hizmete sunabilmek için Tempest programının tamamında dijital teknikler, yenilikçi tasarım ve mühendislik metotlarını kullanıyoruz. Bu program kapsamında hâlihazırda, Birleşik Krallık sanayisi ve tedarik zinciri genelinde, en tecrübeli mühendislerimizin yanında çalışan genç stajyerler ve mezunlar da dâhil olmak üzere toplam 1.000 kişi misyon alıyor. Bu çalışma, Birleşik Krallık’ın savunma ve havacılık alanındaki liderliğini devam ettirmek üzere gereksinim duyulan yeteneklerin ve tecrübenin gelecek kuşak mühendislere aktarılmasında yol gösterici olmaya devam edecek.”
Rolls-Royce’un Savunma Sanayi Geleceğe Yönelik Programları Baş Mühendisi Conrad Banks ise: “Aerodinamik testlerle birçok açıdan bedelli sonuçlar elde edildi. Testler sırasında karmaşık dijital teknikler ve modeller kullanıldı. BAE Systems ve Rolls-Royce takımları ortasındaki iş birlikliğine dayanan çalışmaların sonuçları bizleri son derece keyifli etti. Projemizin bir sonraki etabını birlikte gerçekleştirebileceğimize dair inancımız tam.” diyerek bahisle ilgili görüşlerini aktardı.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Bir yanıt bırakın