Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizikî Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Kolu Lenfödem Teşhis ve Tedavi Ünitesi lenfödem hastalığının teşhis ve tedavisinde bölgede öncü rol üstleniyor.
Lenfatik sirkülasyonun doğuştan yahut sonradan gelişen nedenlerle bozulması sonucu, proteinden güçlü sıvının birikimi olarak kendini gösteren Lenfödem hastalığına dikkat çekmek gayesiyle her yıl 6 Mart Lenfödem Farkındalık Günü olarak anılıyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizikî Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Kolu öğretim üyesi ve Lenfödem Teşhis ve Tedavi Ünitesi sorumlusu Prof. Dr. Sibel Eyigör, Lenfödem hastalığının, lenfatik deveranın doğuştan yahut sonradan gelişen nedenlerle bozulması sonucu, proteinden varlıklı sıvının birikimi olduğunu söyledi. Bilhassa doğuştan yahut genetik geçiş ile ortaya çıkan lenfödemin sıklıkla gözden kaçtığını, teşhis ve tedavinin geç yapıldığını belirtti.
Her yıl 6 Mart’ın Dünya Lenfödem Günü olarak kabul edildiğini söyleyen Prof. Dr. Sibel Eyigör, dünya genelinde lenfödem hastalığından korunmaya yönelik farkındalığın artırılması için çalışmalar yürütüldüğünü vurguladı.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizikî Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Kısmı bünyesinde Lenfödem Teşhis ve Tedavi Ünitesi bulunduğunu ve bu merkezde hastalığa yönelik hem teşhis hem tedavi hem de bilinçlendirme hizmeti sunulduğunu belirten Prof. Dr. Sibel Eyigör, “Lenfödem, lenfatik deveranın doğuştan yahut sonradan gelişen nedenlerle bozulması sonucu, proteinden varlıklı sıvının birikimidir. Göğüs, gövde, kol, bacak, el yahut yüzde gelişebilir. Çocuklar yahut erişkinde olabiliyor. Tedavi edilmediği takdirde oluşan şişlikler kalıcı hale gelebiliyor. Hastalık tedavi ile denetim altına alınabiliyor. Merkezimizde lenfödemi hastalığını önlemek, var ise ödemi azaltmak ve tekrar oluşmasını önleyerek hastanın ömür kalitesini artırmaya yönelik tedavi hizmeti veriliyor. Tüm dünyada hangi teşhis ve tedavi metotları kullanılıyorsa ünitemizde de uygulanıyor. Takiplerimiz çok tertipli uygulandığı için hasta arşivi açısından en kapsamlı merkez olduğumuzu da belirtmek isteriz.” dedi.
Kanser cerrahisi, lenf nodları çıkarılanlar, radyoterapi alanlar ile çok kilolu şahıslar, enfeksiyon, travma geçiren hastaların Lenfödem açısından risk risk taşıdığına dikkat çeken Prof. Dr. Sibel Eyigör, hastalıkta anahtar noktanın erken teşhis ve tedavi olduğunu söyledi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Bir yanıt bırakın