“Gripte (Influenza) 65 yaş üstü kişiler, gebeler ve kronik hastalığı olanlar, yüksek risk altında”  

Okulların açılması ve mevsim değişikliği nedeniyle grip (influenza) olaylarında artış gözlemleniyor.  Prof. Dr. İftihar Köksal, 65 yaş üstü bireylerin, hamilelerin ve kronik hastalığı olanların gribin önemli sonuçları açısından yüksek risk taşıdığına dikkat çekerek bu nedenle yaygın bir grip salgınının önüne geçmek ve gribin önemli sonuçlarını önlemek ismine grip aşısının değerini vurguladı.

Prof. Dr. İftihar Köksal, influenza virüsünün sebep olduğu gribin yalnızca bir teneffüs yolu enfeksiyonu olmadığını, delillerin gribin daha geniş kapsamlı sıhhat komplikasyonları ile bağlı olabileceğini, sonbahar mevsimiyle birlikte grip dönemine da girildiğini söyleyen Prof. Dr. İftihar Köksal, risk kümeleri ve grip aşısının kıymetine dair açıklamalarda bulundu.

“Grip, sağlıklı erişkinler dahil olmak üzere, enfeksiyondan birkaç gün sonra kalp krizi riskini en az 10 kat ve inme riskini en az 8 kat arttırarak şiddetli kardiyovasküler komplikasyonları tetikleyebiliyor. Grip aşısı ise kardiyovasküler olayları yüzde 26-53, kardiyovasküler vefatları yüzde 56 oranında azaltmakta.” 

Bunun yanı sıra bir başka risk grubu diyabetli hastalarda grip enfeksiyonu hastaneye yatış ve mevt riskini 6 kat ve hastaneye yatıştan sonra ağır bakım ünitesine yatış riskini 4 kat arttırıyor. Bu noktada grip aşısı diyabetli şahıslarda hastaneye yatışı yüzde 58, grip/zatürre nedeniyle hastaneye yatışı yüzde 43 azaltıyor.

Ayrıca 65 yaş üstü hastalarda, influenza virüsü nedeniyle hastaneye yatırılan her 3 yaşlı yetişkinden birinde zatürre gelişmekte ve bu hastalar grip enfeksiyonundan sonra 2 aya kadar daha yüksek felç riski altındadırlar. Gebe bayanlar da hem kendileri hem de gelişmekte olan bebekleri için grip enfeksiyonunun önemli sonuçları açısından yüksek risk altındalar.”

‘Okula dönüş ile çocuklarda grip riski artıyor’ 

5 yaşından küçük çocuklarda griple ilgili önemli komplikasyonlar gelişme riskinin yüksek olduğunu söyleyen Prof. Dr. İftihar Köksal, en büyük grip atak suratının tipik olarak okul çağı çocuklarında olduğunu ve gribin temel olarak çocuklardan yetişkinlere yayılma ve epidemilere neden olma eğiliminde olduğunu söz etti.

“Eylül – Ocak ayları aşılanma için en uygun zaman”

Grip aşısı zamanlamasıyla ilgili de bilgi veren Prof. Dr. İftihar Köksal, aşıya geç kalındığı algısının yanlış olduğunu, ocak ayı başında hadiselerde pik noktayı görmeyi beklediklerinden ötürü bu vakit dilimi içerisinde başta risk kümeleri olmak üzere aşıya erişebilen herkesin gripten korunmak ismine aşı olmasının kıymetini vurguladı. Ayrıyeten “Geçen dönem grip salgınları ekim ayının sonlarına hakikat başladı ve çok süratli arttı. 2009 grip pandemisinden beri görülen en berbat grip dönemi yaşandı. Bu nedenle bu döneme hazır olmak için şimdi aşılanmamış şahıslarda grip aşısı uygulamasına bugün itibariyle başlanarak mart sonuna kadar devam edilmesini öneriyoruz. Böylelikle nisan-mayıs aylarına kadar devam eden influenza olaylarını önlemek mümkün olacaktır.” açıklamasını yaptı.

“Grip aşısını daha evvel grip geçirenler de olmalıdır”

Grip enfeksiyonu geçiren birinin aşı olmasıyla ilgili de konuşan Prof. Dr. İftihar Köksal, “Türkiye’de bulunan aşıları, 4 başka virüs alt tipine karşı koruyuculuk sağlıyor. Toplumda influenza virüsünün farklı alt tipleri hastalığa sebep oluyor. Bu nedenle hasta olsanız bile hangi virüsün sizi hasta ettiğinden bağımsız öbür 3 tipe karşı bağışıklığınız olmayacaktır. Bu nedenle de grip hastalığı geçirilse dahi inançla grip aşısı olunabilir. Olağan aşı olacak bireyin o esnada ağır ateşli bir hastalık geçirmediği ilgili doktor tarafından denetim edilmelidir.” dedi.